Hz. Muhammed'in Katıldığı Savaşlar

Bedir Savaşı (624)

Medine Devleti Kureyşlilere karşı 624'te Nahle Seferini yaptı. Bunu İslam tarihinin önemli savaşlarından olan Bedir Savaşı takip etti. Mekke'yi ekonomik açıdan zayıflatmak için Suriye'ye gittiği haber alınan bir Mekke kervanına dönüşte Bedir kuyusu yakınında saldırılmış ve böylece Müslümanların Mekke'de bıraktığı malların karşılığı alınmıştır. Hz. Muhammed Müslüman ordularının komutanı olarak, kendilerinin üç katı olan Mekkelileri yenmiştir.

• Hz. Muhammed zamanında düzenli Müslüman ordusu yoktur. Hasta olmayan bütün Müslüman erkekler asker ve Peygamber de ordunun başkomutanıdır.

Bedir Savaşı birçok ganimet elde edilmesini, Müslümanların kendilerine güven duymasını, moral kazanmalarını sağladığı için önemli bir savaştır. Mekkeliler de olayı böyle düşünmüş olacaklar ki, Bedir Savaşı'nın öcünü almaya çalışacaklardır.

Peygamber ilk defa elde edilen ganimetlerin beşte birini kendi yönetimindeki hazineye ayırmış, kalanları da askerleri arasında bölüştürmüş ve bu ganimet bölüşümü uygulaması gelecekte İslam devletlerinde de bir gelenek halinde devam etmiştir.

Bu olay İslamiyetin yayılmasını hızlandırmıştır.

Bedir Savaşı'ndan sonra, Medine Sözleşmesi'ne aykırı davranarak Mekkelilere yardım eden Keynaku Yahudi Kabilesi Medine'den çıkarılacaktır.

Mekkeli okuma yazma bilen esirler 10 müslümana okuma yazma öğretmek koşuluyla serbest bırakılmıştır.

Uhud Savaşı (625)

Bedir Savaşı'nın öcünü almak için Mekkeliler tarafından düzenlendi. Hz. Muhammed Uhud Savaşı'ndan sonra Kureyş Kervanlarına saldırıları durdurmuş ve Mekke-Medine arasındaki kabileleri kazanma siyaseti gütmüştür. Son olarak Katade Seferi ile bir Kureyş Kervanının ele geçirilir esi Kureyşlileri harekete geçirdi. Bu savaşta Müslümanlar yenilir. Peygamber yaralanır. Hz. Hamza şihit düşer. Hz. Muhammed Medine'ye gelip biraz dinlendikten sonra Kureyşliler'i takibe çıkar. Böylece yenilginin psikolojik açıdan müslümanları etkilemesini engellemeye çalışır.

Hendek Savaşı (627)

Mekkeliler Uhud Savaşı'nda, Bedir Savaşı'nın öcünü alamamışlardı. İslamlığı ortadan kaldırmak için, 10.000 kişilik bir kuvvetle yeniden saldırıya geçtiler. Uhud Savaşı'nın deneyimiyle Hz. Muhammed, kentte kalarak savunma savaşına karar verir. Yeni Müslüman olmuş Selman-ı Farisi'nin isteği üzerine Medine'nin etrafına derin hendekler açılır. Medine'yi kuşatan Mekkeliler sonuç alamadan geri dönerler. Medine'de az da olsa kalan Yahudiler, bu savaşta da Mekke'lilerle işbirliği yapmıştı. Kureyza Yahudilerinin de kentten çıkarılmasıyla Medine'de Yahudi varlığı son bulur. Medine'den kovulan Yahudiler, Kuzeydeki Hayber Kalesi'ne yerleşeceklerdir.

• Başarı, Hendek Savaşı'nın savunma planının bir İranlıdan gelmesi, İranlıların tarih boyunca İran dışında da savaşlar yapmalarından ve savunma - saldırı savaş taktiğini Araplardan daha iyi bilmelerinden kaynaklanmaktadır.

Bu savaş Müslümanların son savunma savaşı olup, bir daha Mekkelilerin saldırılarının olmadığı düşünülürse bu savaşla, üstünlüğün Müslümanlara geçtiği kabul edilir.

Bu savaş İslamiyet’in gelişmesini, birçok Arap kabilesinin Müslüman olmasını sağlamıştır.

Savaş sırasında ilk İslam hastanesi kurularak yaralıların tedavisi yapılmıştır.

Yıllık Hac ve Hudeybiye Barışı (628)

Hendek Savaşı'ndan sonra, 1500 kişilik bir Müslüman kafilesi hac görevlerini yapmak için Mekke'ye hareket etmiştir. Hz. Muhammed ve Müslümanlar Hudeybiye denilen yere geldiler. Hz Muhammed elçi göndererek amaçlarının savaşmak değil, Hac olduğunu bildirdi. Kureyşliler, Müslümanları hazırlıksız yakaladıkları için savaş yanlısı görünüyorlardı. Bu durumda Hz. Muhammed yanındaki 1500 kişiden "ölünceye kadar kendisi ile birlikte savaşacaklarına dair biat aldı. İslam tarihinde Biatu'r-Rıdvan denilen bu biat Kureyşlilerin çekinmesine neden oldu ve barış istedi. Bunun üzerine Hudeybiye Kuyusu başında taraflar barış antlaşması imzaladılar. Bu antlaşma ile Mekkeliler Müslümanları hukuken tanımışlardır.

Hudeybiye Antlaşması Maddeleri

1. Müslümanlar o sene Kabe'yi ziyaret etmeden geri dönecekler, fakat ertesi yıl gelip hac görevlerini yapacaklardı.

2. Kureyşlilerden reşit olmadan müslümanlığı kabul edenler Medine'ye alınmayacaklardı. Bu gençler, Müslüman oldukları için de Mekke'den kovulacaklardı.

• Müslümanların en fazla karşı çıktıkları, ancak Hz. Muhammed'in ileri bir görüşle "Müslümanların lehine olacak" diye değiştirmediği maddedir. Çünkü, Mekke'den kovulan, Medine'ye alınmayan gençler, Mekkelilerin kervan ticaretine büyük zarar vereceklerdir. Bundan dolayı bu maddeyi değiştirme isteği zamanla Mekkelilerden gelecektir.

3. İsteyen her Arap kabilesi Hz. Muhammed'in ya da Mekkelilerin himayesine girebilecekti. Yalnız her iki taraf da himayelerindeki kabilelere asker yardımı yapmayacaklardı.

• Büyük bir kurnazlıkla Mekkelilerin, kabileler arasında Müslümanlığın yayılmasını önleme girişimidir. Ancak, Mekkeliler 630 yılında bu maddeye uymadıkları için, Mekke'nin müslümanlarca fethedilmesine bu madde zemin hazırlayacaktır.

4. Her iki taraf on yıl birbirleriyle savaşmayacaklardı.

• Müslümanların, müslüman olmayanlarla sürekli dostluk ve barış içerisinde bulunamayacağı şeklinde yorumlanmış ve bundan sonraki bütün Müslüman devletler, karşıt devletlerle antlaşma yaparken, antlaşmalara süre koymuşlardır. 630'da Mekke'nin fethi, antlaşmanın bu maddesinin de yürürlükte kalamadığını gösterecektir.

Hayber'in Fethi (629)

Hudeybiye Antlaşması'ndan sonraki önemli bir gelişmedir. Yahudiler kuşatmanın uzaması üzerine tüm mal ve mülklerine bırakmak şartıyla canlarını kurtarmışlardır.

• Heyber'in fethiyle Arap Yarımadası'nda Müslümanlara rakip olabilecek bir Yahudi yerleşmesi kalmamıştı.

Mute Savaşı (629)

Hz. Muhammed 629 yılında Gassaniler'e İslamiyete çağrı mahiyetinde elçi gönderir. Gönderilen elçinin Gassanilerce öldürülmesi üzerine, o zamana kadar toplanabilen en büyük ordu toplanarak kuzeye gönderilir. Bu kuvvet Lût gölünün güneyinde kalabalık bir Bizans ordusu ile karşılaşır. Yapılan savaşı Müslümanlar kaybeder. Yeni Müslüman olan Halid b. Velid daha fazla kayıp vermeden Müslümanları geri çekmeyi başarır.

• Bu savaş Müslümanlarla Bizans arasındaki ilk savaştır.

Mekke'nin Fethi (630)

Mekke'liler müttefikleri Arap kabilelerine yardım ederek; Hudeybiye barışını bozmuşlardı. Bunun üzerine Hz. Muhammed 10000 kişilik bir kuvvetle yola çıktı. Mekkeli ileri gelenlerin çoğu kentten kaçtı. Kent fazla direnmeden teslim oldu. Hz. Muhammed putları kırdırdı. Halka dokunmadığı için Mekke halkı toptan Müslüman oldu.

• Putlar kırıldığı için, Arabistan'da Putatapıcılık sona erdi. Bundan sonra Arap kabileleri ve güneydeki kentler genelde korku ağırlıklı Müslüman olduklarından, gelecekte özellikle Yemen tarafında İslamiyet’e karşı önemli problemler yaşanacaktır.

Huneyn Savaşı ve Taif Seferi (630)

Kureyşlilerin Müslüman olmaları başsız ve putsuz kalan diğer kabilelerin de müslüman olmalarını sağlamıştı. Ancak Mekke'den kaçanlar ve diğer kabileler Huneyn denilen yerde toplanmışlardı. Taifliler’de bunlara katılmıştı.

Hz. Muhammed 12000 kişi ile bunların üzerine yürüdü ve yendi. Kaçanların bir kısmı Taif'e sığındı Bunun üzerine Taif kuşatıldı. Ancak alınamadı. Bir süre sonra hem Taifler hem de diğer Arap kabileler Medine'ye elçi göndererek Müslüman olduklarını bildirdiler.

• Mekke'nin fethini takip eden iki yıl içinde Basra Körfezi'ne ve Hint Okyanusu'na kadar bütün Arabistan toplulukları barış yoluyla ve antlaşmalarla İslamiyet’i kabul etmişlerdir.

Tebük Seferi (631)

Hz. Muhammed, Mute yenilgisinin bıraktığı olumsuz izleri silmek, Arabistan'daki kabilelere gözdağı vermek amacıyla Tebük'e sefer düzenledi. Bizans harekete geçmeyince geri dönüldü.

• Müslümanların Arap yarımadası dışındaki bir siyasal gücün üzerinde düzenledikleri ilk seferdir. Savaş yapılmadan dönülmüştür. Bizans'ın müttefiği ve Hıristiyanlığı kabul eden Gassaniler dönüşte İslamiyeti benimsemişlerdir. Böylece Suriye ve Filistin seferleri için öncü bir kuvvet kazanılmıştır.

Tebük Seferi'nden dönüldükten sonra, Veda Haccı yapılmış ve 8 Haziran 632 de Hz. Muhammed vefat etmiştir.

• Hz. Muhammed’e Veda Haccı sırasında son vahiy gelmiş ve Kuran tamamlanmıştır.