Karahanlılar (840 - 1212)

Karluk, Yağma ve Çiğil Boylarının Karahanlı Devleti'ni kurdukları bilinmektedir. İlk hükümdarları Bilge Kül Kadir Han'dır. Abdülkerim Satuk Buğra Han zamanında İslamiyeti benimsemişlerdir. Uygur Hakan'ından ayrılarak, Balasagun'u başkent yapmışlardır. İlk yerleştikleri yerler, Kaşgar'ın batı ve güneybatısı, İli ve Isık - Göl bölgeleridir. Bilge Kül Kadir Han döneminde Taşkent Müslüman olmuştur.

• Türklerin Müslümanlıkla tanıştıkları yer Maveraünnehir'dir. Aral Gölü'ne dökülen Seyhun (Siderya) ve Ceyhun (Amuderya) Nehirleri arasında kalan topraklara "Maveraünnehir" denir. Bu bölge Karahanlı Devleti'nin egemen olduğu topraklardır.
• Maveraünnehir bölgesine Türkistan veya Harzem bölgesi de denilmektedir.

999'da Samanoğulları Devleti'ne son verdiler. Bu dönemde Maveraünnehir tamamen Karahanlıların egemenliğine girdi. 1046 yılında Doğu ve Batı Karahanlılar olmak üzere ikiye ayrılmışlardır.

Doğu Karahanlıların 1212 yılına kadar siyasal varlıkları devam etmiş olmakla birlikte, kayda değer siyasal olaylardan söz edilemez. 1089 yılında Büyük Selçuklulara bağlanmışlar daha sonra ise Karahitayların egemenliğine girmişlerdir (1130). Batı Karahanlılar ise önce Büyük Selçuklulara bağlanmış, daha sonra Harzemşahlar tarafından siyasal kimlikleri sona erdirilmiştir.

İranlı özelliği gösteren Samanoğullarından ayrılarak kurulan Karahanlılarda, İranlIların etkisi çok azdır. Eski Türk gelenekleri aynen devam etmiştir. Karahanlılarda ülke, hükümdar ailesinin ortak malı sayılırdı. Bundan dolayı Karahanlılar tek bir devlet olarak değil, birçok devlet halinde yaşarlardı. Daha doğrusu federal devlet anlayışına sahiptirler.

Hükümdar, ulusun babası sayılırdı. Bu eski bir Türk geleneğidir. Hükümdarlar halka parlak ziyafetler verirdi. Buna eski Türk geleneğinde "Şölen" denirdi. Şölende sofrada bulunanlar yemekten sonra kapları, eşyaları yağmalarlardı. Müslümanlığa rağmen bu gelenek değişmemiştir. Günümüzde bile Anadolu'nun değişik yörelerinde bu uygulama devam etmektedir.

a) Hanlara devlet işlerinde Noyin denilen vezirler yardım ederdi. Ordulara Subaşılar komuta ederdi. Orduda hastane örgütü ve düzenli posta servisi vardı.
b) Karahanlı hanları, bilginleri korurdu. Buhara, Semerkant ve Kaşgar'da pek çok İslâm bilgini yetişti.
c) 934'e doğru İslamı benimseyen Satuk Buğra Han zamanında Karahanlılar büyük ölçüde Müslümanlaşmışlardır.

• Karahanlıların en büyük özelliklerinden birisi, bozkır gelenekleri ve Türk töresini İslam kurallarıyla bağdaştıran ilk devlet yapısını oluşturmuş olmalarıdır. Türk sanat ve kültürünü İslam sanat ve kültürüyle kaynaştırmalardır. Türkçeye önem vererek tüm resmi yazışmalarında fermanlarında Türkçe kullanmışlardır. Arapça'ya yalnız dini bilimlerde yer vermişlerdir. Uygur yazısını kullanmışlardır. Lehçelerine "Hakani" adı verilmiştir. Karahanlılar Orta Asya'daki ilk Müslüman Türk devletidir.

d) Orhun Kitabeleri'nden sonra Türklerin en önemli yazılı eserleri, Yusuf Has Hacib'in yazdığı Kutadgu Bilig (Kutlu Bilgiler) eseridir. Bu eser Karahanlı Hanı, Tavgaç Buğra Han'a sunulmuş manzum bir siyasetnamedir.

• Batı dünyasında, eski Yunan klasiklerinden Eflatun'un "Devlet" isimli eseri hangi anlama gelirse, Doğu dünyasında da, Yusuf Has Hacib’in "Kutadgu Bilig" eseri aynı anlamı taşır. Hanların görevleri, sorumlulukları ve buna karşılık halkın görev ve sorumlulukları manzum olarak anlatılmıştır.

e) Kaşgarlı Mahmud'un, Divan -ı Lügat - it Türk'ü ilk Türkçe sözlüktür. Arap bilim adamlarının Türk dilini hor görmeleri, küçümsemeleri üzerine, Türkçe kelimeleri taramış ve üç ciltlik bir sözlük hazırlamıştır. Kaşgarlı Mahmut eserini Araplara, Türkçenin zengin bir dil olduğunu öğretmek için Arapça yazmıştır. Bu eser, Kaşgarlı Mahmud'ta ulusal bilincin ne kadar güçlü olduğunu göstermektedir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Coğrafya Dersleri Kazanımları Listesi

Coğrafi Konumun Türkiye Ekonomisine Etkileri

2014 TÜİK Tarım ve Hayvancılık Verileri